Selamlar.
Güzel bir güne uyandığınızı dilerim.

İlginç gelen bir rüya görüp paylaşmak
istediğim bir rüya var.

“
Harabe gibi bir yerdeydim, ama salon gibiydi.
Orada küçük bir ayna vardı. Onun içine girdiğimde,
etraf farklılaşmıştı.

Aynaya tekrar baktığımda, 4 ayaklı bir canavarın
açık bir  ağızdan oluşan gözsüz yüzünü ve geçişini
görüp geri çekildim ve kendimi labirentte buldum.

Rüyamda labirent gibi bir yerdeydim,
peşimde karanlık ahtapotumsu gölgeler vardı.
Gölgeler beni kıstırıyordu. O sırada elimde bir
kılıç belirdi ve elim bir gölgeye değdi.
Dokunduğum gölgeler altına dönüştü.

Sonra bir krallık gibi bir şey gördüm.
Kral ve ailesi, hanesindeydi. Ardından bir saldırı oldu.
Yarı altın yarı gölgeli ve gölgeli şeyler saldırıyordu.

Sonraki kısımda, suda ve karada yaşayan
bir canlıydım ve bu saldırı, girişi su altındaki
bir üsse kadar yayılıyordu.

Girişten sorumluymuşum gibi orada bekçilik
yapıyordum. Sonra bir anda saldırıyıp hatırlayıp
su altındaki yanımdaki varlığı uyarıyordum
“buraya makineler gelecek” diye.

Geldiklerinde, su altındaki üsse girip
kapıları kapattım. Su yoktu. Orası oksijenliydi.
Orada, sanki geçmişimle ilgili bir düşünceyle
panikledim (sanki gezegenler arası bir savaşı hatırlıyordum).

Koridordaki duvarda iki silah vardı.
Biri tek atışlı bir tüfek gibi, diğeri taramalı gibiydi.
İkisi de haznedeydi. Taramalı olanın haznesini açtığımda,
hazneden taramalı silah, cetvel, kalem ve çekiç
gibi şeyler çıktı ve onları aldım.

Koridorun ilerisindeki başka bir yere bıraktım.
Bir görevli vardı, hamileydi. Bir odaya girdik
ve doğum yaptı.

Bebeğin önce 1 başı vardı. Elime aldığımda
ikinci başını fark ettim. Ve sonra karnında
küçük bir baş gördüm. 3 başlı bir bebek :d

Sonra rüya bitti.
“

Rüyadan sonra Jung kuramına göre
bir analiz yaptım. Sonuçlar ilginçti.

Huzurlu zamanlar dilerim.